Hep aynı hep aynı


Bazen büyük sıkıntı oluyor benim için. İşim. Yaptığım şey. Para ile uğraşmak zordur, yıpratıcıdır, akıl ve ruh sağlığınız her an tehlike altındadır. Ama sıkıntıyı yaratan şey bu değil. Bir şekilde kendimi bu tür tehlikelerden arındırabiliyorum. Asıl tehlike dışarıda. Yaptığım şeyden haberi olan arkadaşlarım, onların arkadaşları, sosyal çevredeki insanlar beni nerede yakalasalar ellerindeki birikimler hakkında konuşmaya başlıyorlar. Ben E.Allan Poe diyorum onlar dolar diyorlar, ben nasılsın diyorum onlar piyasalar nasıl diyorlar.

Her seferinde kaçamak cevaplar vermek istemiyorum artık. Elbette birikimleri başkaları ile paylaşmak ve bu işten anlamayanlara yardım etmek güzel şey. Bunu yapıyorum zaten adanın öteki yakasında. Ama çift taraflı bir zorluk söz konusu burada.
Size bir şey soran kişiye verdiğiniz cevaba göre değişiyor herşey. Söylediğiniz şey yanlış çıkarsa karşı taraf para kaybedeceğinden hem üzülüyorsunuz hem de durduk yere insanlar sizi suçlu ilan ediyor, söylediğiniz şey eğer doğru çıkarsa bu sefer ise artık eve telefon açmaya kadar uzuyor mesele. O ona söylüyor, o da ona.
Doktorlar bir ortama girdiğinde "şuram ağrıyor, buram ağrıyor" diye hemen soru yağmuruna tutuluyorsa benimki de ona benziyor işte. Artık yeni girdiğim ortamlarda ne iş yaptığımı söylemiyorum. Israr ederlerse Minder Amiri diyorum. Konu kapanıyor.

Kimseye kötü, ulaşılamaz, nemrut, hayırsız vs vs gibi gözükmek istemiyorum ama siz de beni anlayın be birader. Kendinizi benim yerime koyun. 3-4 adım sonrasını düşünün.

Bir düşünün bakalım...

Nereye varacaksınız...

Hiç yorum yok: