- Hafta sonu için yeni elbise aldım. Nasıl?
- Güzelll.
- Nasıl güzel? Bu kadar mı yani?
- E güzel işte.
- Neyse. Siyahı daha mı iyi olurdu acaba?
- (Dinlediğimi belirtmek için) Olabilir aslında. Yakışıyor sana siyah.
- Bunu beğenmedin yani? Güzel demiştin.
- Yok beğendim de. Sen sordun diye söyledim.
- Dinlemiyorsun ki sen beni.
- Dinliyorum hayatım. Daha uzatacak mıyız?
- Haa şimdi da kapatalım konuyu diyorsun. Hiç anlamıyorum seni.
- Ya hangi konu? Bir elbise için mesele nereye geldi. Farkında mısın?
- Acaba başkası da bu elbiseden almış mıdır? Hande de vardı mağazada.
- Ne fark eder ki? Biz erkekler hep aynı takım elbiseyi giyiyoruz. Kimse "aaa bak benimkinden almış" demiyor.
- Sizle biz aynı mıyız?
- Değiliz. Değiliz. Bilmez miyim.
- Offf giymesem mi acaba?
- Sen bilirsin.
- Demek beğenmedin.
- Hayatım ben çıkıyorum. Maç zaten hiç oldu. Gideyim meyhanede seyrederim maçı.
- Git tabi. Hiç yardımcı olma.
- Alooo Yavuz. Geliyorum ben. 1 büyük açın len masaya.
True story
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder